Sineklerin Tanrısı Özeti

Sineklerin Tanrısı özeti diğer kitapların dışında ayrı bir öneme sahiptir çünkü bir atom savaşından sonra, ıssız adaya düşen bir grup okul çağındaki çocukların medeniyet normlarımdan uzaklaşarak geldikleri noktayı konu ediniyor. Çağdaş toplumların çöküşüne ve insanlığın beşeri duygularının derine inen hayatı farklı yönleriyle düşünmeye iten ve üzerinde düşünülmesi gereken kitaplardandır. Sineklerin Tanrısı özeti ile kitabın ana fikri hakkında fikir sahibi olabilirsiniz.

Sineklerin Tanrısı ÖzetiPin

Sineklerin Tanrısı Kitabının Özeti

Başlangıç #

Sinekler Tanrısı özeti başlangıcında dünya nükleer bir savaşa girmiştir ve bir uçak Britanyalı bir avuç çocuğu bu savaşın etkilerinden korunmak üzere başka bir yere götürürken, uçak adaya düşer. İçlerinde Ralph adında iyi huylu ve aktif bir çocuğun yer aldığı toplulukta, başta kendisi olmak üzere her biri büyüklerin baskısından uzakta kendi hayallerini yaşayabileceklerini düşünerek mutlu olmuştur. Çocukların başlarında onlara ne yapacaklarını söyleyen hiçbir yetişkin yoktur. Domuzcuk lakabı takılan bir çocuk ise başlarına gelen şeyden korkmaktadır ve şişman ve gözlüklü olması ona bu lakabı takılmasını sağlamıştır. Domuzcuk adada mantıklı düşünebilen tek çocuktur. Adadan nasıl kurtulacaklarını, ne yapmaları gerektiğini, kaç kişi olduklarını ve iş bölümü gibi daha çok teknik konularda yoğunlaşmaktadır. Bunun için Ralph’in denizden bulduğu deniz kabuğunu çalmasını ve kazadan sağ kurtulan herkesin bir araya gelmesini ister. İlk başlarda Ralph onu umursamasa da sonunda Domuzcuğun dediği olur.

Demokratik Düzen #

Sineklerin Tanrısı kitap özetinde dikkat çeken diğer bir detay ise kurtulan her çocuk kıyıda toplanır ve toplantı sırasında deniz kabuğunu elinde tutan herkes tek tek kendi fikrini sunar. Böylece ilk toplantı demokratik bir düzen içerisinde oluşturulurken, deniz kabuğunu çalarak kazadan kurtulan tüm çocukları bir araya getiren Ralph’in bu sebeple adada şef olarak anılmaya başlar. Ancak bu karardan Jack adındaki çocuk memnun olmaz. Jack kilise korosunun başkanlığını yapmaktaydı ve adada kendi grubunun liderliğini o üstlenmektedir. Jack ve kendi grubu hayatta kalabilmeleri için avcılık yapmaya yönelmek isterken, Ralph ve Domuzcuk evvela bir ateş yakılması gerektiğini ve ateşin sürekli yanarak oradan geçen gemilerin, kendilerini fark etmelerini sağlamayı hedeflemektedir.  Bu anlaşmazlık ile adada ilk sorunlar baş göstermeye başlar.

Ve.. Jack ve ekibi avcılığa yönelirken, Ralph düzeni sağlamaktan sorum olur.

Sineklerin Tanrısı kitabının özeti, adanın en yüksek tepesinde ateş yakılması konusunda karar verilmesiyle devam eder. çocuklar bu görevi Jack ve ekibine devrederek başlar. Avcılık yaparken ateşi de yakabileceklerine inanırlar. Jack ise bu görevden dolayı pek memnun olmasa da kabul etmek zorunda kalır. Barınmak için, yapılması planlanan baraka ve ormanda buldukları meyveleri toplama görevi ise Ralph ve diğerlerine düşer. Fakat hiç biri Ralph, Domuzcuk ve Somon’a bu görevleri için yardım etmeye yanaşmaz. Ralph de herşeyi tek başına yapmak zorunda kalır. Adada bulunan diğer çocuklar yalnızca denize girip eğlenir, her toplanan yiyecek ve yapılan işlerden yararlanmalarına rağmen, hiçbir işe el atmazlar. Kurtulmaktan çok yetişkinlerin ve kendilerine ne yapmaları gerektiğini söylemeyen büyüklerin orada olmaması ve sürekli bu hayatı yaşama fikri onları mutlu etmektedir.

Jack ve grubu, avcılık ile uğraştığı bir gün adanın yakınlarından bir gemi geçe, ancak o sırada ateş sönmüştür. Bu yüzden çocukları fark edemeyen geminin dikkatini çekmek için Ralph ve Domuzcuk tepeye çıkarak ateş yakmak ister. Bu sırada Jack ile karşılaşırlar. Ralph ateşin sürekli yanması gerektiğini savunurken, Jack onun dediklerine aldırış etmez ve avladıkları domuzu yemesini söyler. Ancak bu var olan gerilimin daha fazla artmasına neden olur.

Canavar #

Sineklerin Tanrısı özetinin bu kısmında canavar söylentileri çıkacak ve olaylar farklı bir şekilde gelişecektir. Küçük çocuklardan bazıları yılana benzer bir yaratıktan bahsederler. Jack ve Ralph ise söylenenlere pek inanmamış gibi yapsalar da içten içe bu canavardan korkmaktadırlar. Bir gece adadaki tepenin üzerine ölü bir paraşütçü iner. Rüzgarın etkisiyle hareket eden paraşüt şişip hareket eder. Çocuklar da gördüklerinin bir canavar olduğuna emin olurlar. Ralph ve Jack her ne kadar korkmuş olsalar dahi bu canavara yakından bakmak gerektiğine inanırlar. Her ikisi de birbirlerine korktuklarını dile getiremez ve en güçlü karakterin kendileri olduğunu karşısındakine inandırmak isterler. Dağın tepesine ulaşan Ralph ve Jack artık bir canavar olduğunu inkar edemez ve koşarak sahile varırlar. O günden sonra aralarından hiç biri dağa çıkamaz ve ateş yakılamaz. Ateşin sahilde varlığını sürdürmesine inanan Ralph ve Domuzcuk bu düşünceyi harekete geçirmekte zorluk yaşarlar. Bir canavarın varlığı her çocuk tarafından kabul edilirken, iki lider arasındaki gerilim de iyiden iyiye artmıştır.

Liderlik #

Sineklerin Tanrısı romanı özetinin bu bölümünde yeni bir kavram ortaya çıkacaktır. Liderlik….
Jack, Ralph’in adayı koruyamayacağına ve onun bir korkak olduğunu dile getirir. Jack, adadaki çocukları kendisinin avcılık yetenekleri sayesinde koruyabileceğini ve söyleyerek herkesi kendi liderliği altında toplamak ister. İlk zamanlar kendisine çok fazla destek bulamamasına rağmen, adadan ayrılırken büyük çocukların tamamı Jack’in kurduğu yüzü boyalı vahşi kabilesine katılım sağlar. Bu da demokratik düzenin yerle bir olduğuna işarettir. Domuzcuk ve Simon ise Ralph’in yanından ayrılmazlar ve onun liderlik görevini devam ettirmesini isterler. Ralph de Domuzcuğun zekasının farkına vararak onun yardımıyla bir takım şeylerin başarabileceğine inanır.

Adada canavar olmadığı fikrine Simon ve Domuzcuk’tan başkası inanmaz. Haberi arkadaşlarına ulaştırmak üzere kamp yerine giden Simon, Jack ve arkadaşları tarafından vahşi bir hayvan sanılarak katledilir. Canavar öldürme duygularına yenik düşen çocuklar Simon’ı vahşice katlederler. Artık iyi ve kötü diye bir olgu kalmamıştır. Jack’in adamlarının Domuzcuğun gözlüğünü çalmasıyla Ralph ve Domuzcuk’un öfkesi taşar. Jack ve arkadaşları ile konuşmaya gitseler dahi onları ciddiye alan olmaz. Domuzcuk bu sırada adanın en korkulan çocuğu olan Roger tarafından öldürülür. Ralph artık canını kurtarmak için kaçmak zorundadır. Ralph’i bulmak isteyen çocuklar tüm adayı ateşe verir. Ralph yakalandığı takdirde bir zamanlar arkadaş olduğu çocuklar tarafından öldürüleceğine emindir. Ralph yakalandığında her şeyin bittiğini anlar ve bu sırada adada çıkan yangını gören bir askeri gemi adaya çıkarma yaparak çocukları kurtarır. Ralph de ölümden kurtulmuş olur. Sinekler tanrısının özeti dışında aşağıda ki konulara da göz atmanızı öneririm.

Sineklerin Tanrısı Romanı Ana Fikri

Dünyanın en saf ve temiz varlığı olan çocukların bile kendi hırs ve çıkarları doğrultusunda ne kadar vahşileceğini göstermektedir. Her insanın içinde em iyilik hem de kötülük yer alır. Zamanla insanlar içlerindeki bu duyguları harekete geçirecek tetiklemeyle başka bir canavara dönüşebilirler. Her ne kadar sadece bir roman da olsa Sineklerin Tanrısı ana fikri dikkate değer kitaplar arasında yer alır.

Sineklerin Tanrısı Özeti ve Ana Karakterleri

Ralph: Adanın aktif ve yetenekli çocuklarından ve aynı zamanda romanın ana karakteridir.

Domuzcuk: Çocukların en akıllısı olmasına rağmen, dış görünüşü sebebiyle lider olamayan çocuktur.

Simon: Ralph ve Domuzcuk’un yardımcısıdır.

Jack: Kişisel çıkarları uğruna her şeyi riske atacak bir çocuktur.

Roger: Adanın en kötü çocuğudur.

Sineklerin Tanrısı özetine son olarak kitap bilgilerini ekleyerek özetimizi tamamlayacağız.

Sineklerin Tanrısı – William Golding

Kitap Türü: Yabancı Romanlar

İngilizce: Lord of the Flies Short Summary

Orjinal Adı: Lord of the Flies

Çeviren: Mina Urgan

Sineklerin Tanrısı Özeti Hakkında

Sineklerin Tanrısı özetinin başka bir öneme sahip olmasının sebebi günümüze verdiği mesajlardır. Sinekler Tanrısı kitabı hakkındaki düşüncelerinizi, yorumlarınızı ya da çıkardığınız ipuçlarını ziyaretçilerimiz yazı altından paylaşabilirsiniz..

Yorum yapın

2